AMİRAL BİLDİRİSİ ve DENİZ ASLANLARI DESTEK BİLDİRİSİ

Emekli 104 amiralin fikir beyan etmek için yayımladığı bildiri olay yarattı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı , bildiriye “Gözü alabilene hodri meydan” ifadeleriyle, Meclis Başkanı Mustafa Şentop, “Düşünce açıklama başka, darbe çağrışımlı bildiri hazırlamak başka” sözleriyle tepki gösterdi.

Skandal bildiri yayımlayan 104 amiral kim? İşte 104 amiralin isimleri

104 Amiral’in imzaladığı Montrö bildirisi için Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, ”Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir “bildiri” yazmışlar! 5. kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı, haddinizi bilin, siz kimsiniz!” ifadelerini kullandı. Büyük tepki toplayan bildirinin altında imzası olan amiraller merak edildi.

103 EMEKLİ AMİRAL BİLDİRİSİ TAM METNİ:

           “Yüce Türk Milletine,

Son zamanlarda gerek Kanal İstanbul, gerekse Uluslararası Antlaşmaların iptali yetkisi kapsamında Montrö Sözleşmesi‘nin tartışmaya açılması endişe ile karşılanmaktadır.

“Türk Boğazları, dünyanın en önemli suyollarından biri olup, tarih boyunca çok uluslu antlaşmalara göre yönetilmiştir. Bu antlaşmaların sonuncusu ve Türkiye’nin haklarını en iyi şekilde koruyan Montrö; sadece Türk Boğazlarından geçici düzenleyen bir sözleşme değil, Türkiye’ye İstanbul, Çanakkale, Marmara Denizi ve Boğazlardaki tam egemenlik haklarını geri kazandıran, Lozan Barış Antlaşmasını tamamlayan büyük bir diplomasi zaferidir.

Montrö, Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup Karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir.

Montrö, Türkiye’nin II. Dünya Savaşında tarafsızlığını korumasına imkân yaratmıştır. Bu ve benzeri nedenlerle, Türkiye’nin bekasında önemli bir yer tutan Montrö Sözleşmesinin tartışma konusu yapılmasına, masaya gelmesine neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz.

Diğer taraftan; son günlerde basında ve sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur.

TSK ve özellikle Deniz Kuvvetlerimiz son yıllarda; çok bilinçli bir FETÖ saldırısı yaşamış ve çok değerli kadrolarını bu hain kumpaslara kurban vermiştir. Bu kumpaslardan çıkarılacak en önemli ders; TSK’nin, anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif edilemez temel değerlerini titizlikle sürdürmesi zaruretidir.

“TÜM VARLIĞIMIZLA KARŞI ÇIKIYORUZ”

Bu gerekçelerle, TSK ve Deniz Kuvvetlerimizi bu değerlerin dışına çıkmış, Atatürk’ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabalarını kınıyor ve tüm varlığımızla karşı çıkıyoruz.

Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir. Türk Milletinin bağrından çıkan şanlı bir geçmişe sahip, Ana ve Mavi Vatan’ın koruyucusu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personelinin Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yetiştirilmesi elzemdir.

Ülkemizin her köşesinde denizde, karada, havada, iç güvenlik bölgesinde ve sınır ötesinde fedakârca görev yapan, Mavi Vatandaki hak ve menfaatlerimizin korunması için Atatürk‘ün gösterdiği yolda canla başla çalışan cefakâr Türk Denizcilerimizin yanındayız.”

İ M Z A L A R   :   

Abdullah AKGÜL, Abdullah GAVREMOĞLU, Abdullah METE, Ahmet AKSOY, Ahmet ŞENOL, Alaettin SEVİM, Ali Sadi ÜNSAL, Ali Yüksel ÖNEL, Alper TEZEREN, A.Serdar AKINSEL, Atilla KIYAT, Atilla KEZEK, Atilla TONGUÇ, Aydın CANEL, Aydın GÜRÜL, Aziz ÖZTÜRK

Baha EREN, Bülent BOSTANOĞLU, Bülent OLCAY

Can ERENOĞLU, Caner BENER, Celal PARLAKOĞLU, Cem GÜRDENİZ, Cemal ÜREN, Cengiz ALPÖZÜ

Deniz CORA, Deniz DAĞLILAR, Doğan DENİZMEN, Doğan HACİPOĞLU

Engin BAYKAL, Engin HEPER, Ergun MENGİ, E.Nazif ÖZDAĞDEVİREN, Ersin GÜLER, Ertan DEMİRTAŞ, Erol ADAYENER, Erol YÜKSEL, E.Vedat ERSİN

Ferhat FERHANOĞLU

Gündüz Alp DEMİRUS, Gürkan İNAN

Hakan ERAYDIN, Hakan ERCAN, Haluk Sayın, Hasan HOŞGİT, Hasan Nihat DOĞAN, Hayati Bilgiç, Hüseyin HOŞGİT, Hüseyin ÇİFTÇİ,

Işık BİREN,

İbrahim AKIN, İlker GÜVEN, İskender YILDIRIM, İsmail TAYLAN, İzzet ARTUNÇ

Kadir SAĞDIÇ

Mehmet Ali ÇINAR, Mehmet Ali ÖZGÜVEN, Mehmet OTUZBİROĞLU, Mesut ÖZEL, Metin AÇIMUZ, Mithat Kemal ALGÜL, Murat BİLGEL, Mustafa İPTEŞ, Mustafa KARASABUN, Mustafa ÖZBEY, Mustafa ÜLTANUR, Mücahit ŞİŞLİOĞLU,

Nadir KINAY, Nazım ÇUBUKÇU, Necati KURT, Nejat BERKSUN, Nejat GÜLDİKEN, Numan ALANSAL, Nurhan KAHYAOĞLU,

Orhun ÖZDEMİR

Ömer AKDAĞLI, Ömer Bayram ÇETİN, Önder ÇELEBİ, Özbek GÜRGÜN

Raif NALDEMİR, Ruhsar SÜMER,

Sami ÖRGÜÇİ, Serdar DÜLGER, Serdar Okan KIRÇİÇEK

Şükrü BOZOĞLU,

Taner BALKIŞ, Taner EZGÜ, Taner AKKAYA, Tanzar DİNÇER, Tayfun TANSAN, Tayfun URAZ, Tufan MİMİR, Turgay ERDAĞ, Turgut TUFAN, Turhan ÖZER, Türker ERTÜRK,

Uğur YİĞİT

Vehbi ALPMAN,

Yalçın ERTUNA, Yalçın KAVUKÇUOĞLU,

     Deniz Aslanları da destek bildirisi yayınladı:

Emekli amirallerin “Tekkedeki amiral”, “Montrö’nün tartışmaya açılması”, “Atatürk ilke ve devrimleri” konularındaki bildirisinin ardından, 1976-1984 yılları arasında Deniz Lisesi ve Deniz Harp Okulu’nda eğitim almış “Deniz Aslanları” da bir bildiri yayımladı.

Bildiride, “Cumhuriyet ve Liyakat Nişanları’ndaki Türkiye Cumhuriyeti (

TC) ifadesi ve Atatürk kabartmasının çıkartılması ve çeşitli tarikat ve cemaat faaliyetlerine alenen ve resmi üniforma ile katılma cüreti gösteren Silahlı Kuvvetler personelinin görüntüleri de kaygı verici gelişmelerdir” ifadeleri kullanıldı.

Açıklama şöyle:

“Atatürk’ten miras aldığımız ilke ve devrimlerin, Atatürkçü Düşünce Sisteminin özümsenmesi ve yaşam tarzı haline getirilmesine engel olabilecek, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerini askerin yüreğinden atmaya, TSK’ya irticai ve bölücü görüşleri benimsemiş kişilerin alınmasına yol açabilecek son askeri yönetmelik/yönerge düzenlemelerinin; TSK’nın birlik ve beraberliğine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin değiştirilemez temel niteliklerine (demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti niteliği) bağlılığına zarar verebilecek özellikte olduğunu görmekten büyük kaygı duymaktayız.

Ayrıca Devlet, Cumhuriyet ve Liyakat Nişanları’ndaki Türkiye Cumhuriyeti (TC) ifadesi ve Atatürk kabartmasının çıkartılması ve çeşitli tarikat ve cemaat faaliyetlerine alenen ve resmi üniforma ile katılma cüreti gösteren Silahlı Kuvvetler personelinin görüntüleri de kaygı verici gelişmelerdir.

Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksek Okullarına giriş koşullarıyla ilgili yönetmelikte ‘irticai ve bölücü görüşleri benimsememiş veya bu faaliyetlere karışmamış olmak’ şartının kaldırılmasının, Atatürk ilke ve devrimlerinin, Atatürkçü Düşünce Sisteminin, Cumhuriyetin temel niteliklerine bağlılığın ve savunuculuğunun yapılmasının Harp Okullarına alınacak üniversite mezunlarıyla ve astsubaylarla ilgili eğitim yönergelerinden çıkarılmasının, TC ve Atatürk’ün nişanlardan çıkartılmasının Türk Ulusunun bağrındaki Atatürk ve Türk Ordusu sevgisini, Cumhuriyet ve devrimleri yıpratacak nitelikte olduğunu düşünüyoruz.

‘Ey Millet, iyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimleri, çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkılmasını hedef alan, bu hedefe ulaşmak için akıl ve bilimin yol göstericiliğini benimseyen dinamik ve demokratik bir dünya görüşüdür. Geri döndürülemeyecek bir güçle kendi yatağında akan Atatürkçü Düşünce Sisteminin durdurulması mümkün değildir.

Atatürk’ün gösterdiği yolda çağdaş eğitim almış bizlerin Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılığı tamdır. Anayasamızın ilk 3 maddesinde yer alan Devletin yönetim biçimi, Cumhuriyetin nitelikleri, Devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı, milli marşı ve başkentine dair hükümlere sadakatle bağlıyız. TSK’ya ilişkin yönetmelik ve yönergelerde, Devlet, Cumhuriyet ve Liyakat nişanlarında yapılan bu düzenleme faaliyetlerinin uygun olmadığını düşünüyor ve itiraz ediyoruz.

Anayasamızın Başlangıç kısmında hiçbir faaliyetin Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği açıkça yazmaktadır. Bu nedenle bu düzenleme faaliyetlerinin yanlış olduğunun görülmesini ve korunma görmeden düzeltilmesini talep ediyoruz. Bu düzenlemelerin sorumluluğunu sadece siyasilere yüklemek de doğru değildir. Bu yanlışları bugünden görmek ve uyarmak her Türk vatandaşının görevidir.

Demokrasiye aşık olan Türk evlatları olarak son sözümüz; ‘ATATÜRK’ten, Türkiye Cumhuriyeti’nden ve Cumhuriyet’in niteliklerinden vazgeçilmez’dir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

1976-1984 yılları arasında Deniz Lisesi ve Deniz Harp Okulu’nda eğitim almış     Deniz Aslanları:

Alaettin SEVİM, Ali YÜCEYİĞİT, Atilla İhsan GÜLER, Aydın OKTAYKAN, Aykut Uğur TUNCA, Bayram Serdar ARDUÇ, Bülent TARIM, Cem KAÇAR, Cengiz KESOĞLU, Cengiz TOKER, Cüneyt KOŞU, Doğan ÇIRAKOĞLU, Eren Güneş KAYAN, Ergun YOLSEVER, Ertuğrul PEKER, Fatih KAYAKUZGUN, Gürkan PEKESİN, Hadi BAŞMAN, Hakan KARA, Hür AKTAŞ, Hüseyin HANÇER, İbrahim ÜNÜBOL, İsmet EREN, Kemal EGEMEN, Kenan ÇELİK, Levent ÇAM, Levent KURTOĞLU, Levent KUTLAY, Maruf BABAOĞLU, Mert YANIK, Mesut ÖZEL, Muhittin ÜNER, Nizam KAHRAMAN, Orhun KURAN, Ömer Lütfi ÖZCAN, Ömer Lütfi YILMAZ, Selçuk GÖKER, Semih BAŞMAN, Süleyman BAYRAMOĞLU, Turgut İPEK, Ümit ARTAR, Ümit METİN, Vecihi KAYIBOĞLU, Yalçın TAŞPINAR”, Yavuz Vural ATİLLA, Zafer ÇALIŞKAN”

           Emekli Tümg. Ahmet Yavuz: Soruşturmanın amacı gerginlik yaratmak
Cem Gürdeniz: Amacımız Türkiye’nin menfaatlerine sahip çıkmak

CHP Sözcüsü Faik Öztrak: “Bu açıklamadan darbe çıkarmak, sivil darbecilere mahsus özelliktir..